Paylaş |
|
Tweet |
Olaylı Trabzonspor-Gaziantepspor maçının hakemleri saatler sonra Avni Aker Stadı’ndan Cumhurbakanı Erdoğan’ın telefonu dışarı çıkarttı. İbrahim Hacıosmanoğlu, hakemlerin daha sonra fiziki müdahaleye maruz kalmadan Trabzon’dan ayrılması için telefon açtı.
Olaylı Trabzonspor-Gaziantepspor maçından sonra 4 saat statta mahsur kalan hakem Çağatay Şahan ile yardımcılarını Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın kurtardığı ortaya çıktı.
Karşılaşmanın bitiş düdüğünün ardından büyük tepki gören hakem Çağatay Şahan ve arkadaşları, hakem odasına gitti. Raporlarını yazan ve kıyafetlerini değiştikten sonra stadyumdan ayrılmak isteyen hakem ekibine, bordo mavili yöneticiler izin vermedi. Çok sayıda Trabzonspor yöneticisi hakem odasının bulunduğu koridordaki sandalyelere oturup beklemeye başladı.
BAŞKAN “BEN GELENE KADAR HAKEMLERİ STATTA TUTUN” DEDİ
Kulüp başkanı İbrahim Hacıosmanoğlu’nun, sabaha karşı Trabzon’da olacağını söylemesi ve kendisi gelene kadar hakemlerin stadyumda tutulmasını istemesi üzerine, VIP tribünü önündeki araç giriş kapısı kilitlendi. Ayrıca tribün önünde yaklaşık 500 bordo mavili taraftar TFF ve hakemler aleyhine tezahürat yapmaya başladı.
HACIOSMANOĞLU DEVLET GÖREVLİLERİNİN TELEFONUNA ÇIKMADI
Gerginlik sürerken, Başkan İbrahim Hacıosmanoğlu, kendisini arayan hiçbir devlet görevlisinin telefonuna çıkmadı ve hakemlerin stadyumda tutulması kararından dönmedi. Saatler 03.00’ü gösterdiğinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İbrahim Hacıosmanoğlu’nu arayarak, hakemlerin bir an önce güvenli şekilde stadyumdan çıkarılmasını istedi.
ERDOĞAN TELEFON AÇINCA 03.47’DE HAKEMLER BIRAKILDI
Bunun üzerine Trabzon’daki yönetici arkadaşlarına ulaşan Hacıosmanoğlu, hakemlerin çıkarılması talimatını verdi. Saatler 03.47’yi gösterirken, tüm yöneticiler ve kulüp personeli soyunma odası koridorlarını boşalttı. Hakem Çağatay Şahan ve yardımcıları, koridora giren çevik kuvvet polislerinin kalkanlarının korumasında, VIP tribünü önüne yaklaştırılan sivil polis midibüsüne bindirilerek stadyumdan çıkarıldı. 4 saatlik bekleyişin ardından stadyumdan ayrılan hakem ekibine, dışarıda bekleyen taraftarlar da yabancı cisimler yağdırdı.
SABAHA KARŞI ÖZEL UÇAKLA GELDİ, SERT AÇIKLAMALAR YAPTI
Hakemlerin stadyumdan ayrılmasının ardından, başkan İbrahim Hacıosmanoğlu’nun özel uçakla İstanbul’dan gelip Trabzon’a geldi. Havalimanında bazı yöneticiler ve bir grup taraftar tarafından “Büyük başkan” tezahüratlarıyla karşılanan Hacıosmanoğlu, daha sonra basın mensuplarına açıklamalarda bulundu. Hacıosmanoğlu, şunları söyledi:
“BU ŞEHRİN ÜZERİNE OYUN OYNAMAK KİMSENİN HADDİ DEĞİL”
“Ligin ilk 4 haftasında herkes Trabzonspor’u konuştu. Ancak daha sonra Trabzonspor’un ve bizim üzerimize karanlık güçlerin oynadığı bir oyun var. Bu benim şahsımla değil, bu şehirle, Trabzonspor ile alakalı. Ama bu şehir öyle bir şehir ki bu şehrin üzerine oyun oynamak kimsenin haddine değil. Bu şehir zaten ona müsaade etmez. İnsanlar herhalde nüfusu 1 milyona yakın diye küçük görmeye çalışıyor ama onun kat kat daha gücü bu şehrin dışında yaşıyor.
“BU İNSANLAR BU CESARETİ NEREDEN ALIYORLAR?”
Benim anlamadığım konu bu insanlar cesareti nereden alıyorlar? 3 hafta üst üste Trabzon’a gelip Trabzonspor’u katletme cesaretini nereden buluyorlar? Ben hasta eşimi bırakıp Trabzon’a geldim. Bu şehirde insanların bir şeyi öğrenmesi lazım. İnsanların, bu şehri katletmeye gelenlerin, Trabzonspor’a oyun oynayarak onun yolunu kesmeye çalışanların, bu şehirden rahat çıkamayacaklarının bilincine varmalarını istedim. Evet, belki Türkiye’ye, dünyaya rezil olacağız ama Türk futbolunda bir milat olmasını istedim. Trabzon’a gelip de bu şehirde Trabzon’u katledenlerin buradan gülerek, tarifeli uçaklara binip de gidecekleri yere gidemeyeceklerini insanların bilmelerini istiyorum.”
“SABAHA KADAR O HAKEM STATTAN ÇIKMAYACAK”
Hacıosmanoğlu, maçın ardından bordo-mavili yöneticileri aradığını ve talimat verdiğini ifade ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Yöneticilerime, ‘Trabzon’un misafirperverliğini gösterin, çayını, kahvesini yemeğini ısmarlayın, sabaha kadar, ben gelene kadar o hakem, o stattan çıkmayacak’ dedim. Devletin her kademesinden arayanlar oldu, kimsenin telefonuna bakmadım. Benim de saygı duyduğum, gönül bağım olan, onun için şahsım olarak yapamayacağım hiçbir şey yok, bunu defalarca söyledim; o değerli insanın beni aradıktan sonra, ‘hem Türkiye hem dünya genelinde büyük rezillik yaşamayalım. Ama yanlışların da hesabı sorulacak’ sözü üzerine ben de arkadaşları aradım. Bizi katleden şahısların, Trabzonlu’ya yakışan şekilde en ufak fiziki müdahalede bulunulmadan bu şehri terk etmelerine izin verdik.”
“İÇİMİZDE HAİNLER OLDUĞUNU BİLİYORUM”
Trabzon’un ve Trabzonspor’un üzerine oyun oynayan, senaryo yazan insanların olduğunu ileri süren Hacıosmanoğlu, “İçimizde hainler olduğunu biliyorum. Burada kaybeden Trabzonspor olacak. Kaybeden İbrahim Hacıosmanoğlu olmayacak. Her maçtan sonra bir maç daha yenilip Hacıosmanoğlu bu şehirden gitsin diye uğraşan insanlar var. Buraya gelip de Trabzonspor’u katledip gidenlere o insanlar cesaret veriyor.
“BU İŞİN SONU KAPALI CEZA YATMAYA DOĞRU GİDİYOR”
Ben 49 yaşına kadar adam gibi yaşadım, kadın gibi yaşamadım. Allah bir gün ömür bile verdiyse onu da adam gibi yaşayıp adam gibi öleceğim. Trabzonspor için çektiğim 9 ay 15 gün ceza bana bir züldü. Ama ben Trabzonspor için kapalı ceza yatmaya da razıyım. Bu işin sonu o noktaya doğru gidiyor. Konuştuklarımın hepsinin suç olduğunu biliyorum. Onların karşılığında yatmasını da biliyorum. Ama benim ailem, onurlu ve köklü bir aile. Bana önce adamlığı, adam gibi yaşamayı ve adam gibi ölmeyi öğrettiler. Ben kadın gibi 100 sene yaşayacak yerde adam gibi bir sene yaşarım. Sonucunda ölüm de varsa bir gün yaşarım, ertesi gün ölürüm.”
“TRABZONSPOR’A OPERASYON YAPILIYOR”
Söylediği sözlerin hepsinin suç olduğunu bildiğini de ifade eden İbrahim Hacıosmanoğlu, şu ifadeleri kullandı:
“Ama yarınlar bizim önümüze ne koyarsa koysun ben Trabzonspor için bu başkanlık makamından cezaevine giderim. Bunun bütün Türkiye Cumhuriyeti’nin böyle bilmesini istiyorum. Hatırlarsınız, Galatasaray maçına çıkarken, Galatasaray’ın hocasını ve başkanını gönderebilmek için bütün medya, ‘oyuncular organizasyon yaptı, hocayı başkanı gönderecek’ diyordu. Bugün bir aile oldular. Bize Galatasaray maçındaki operasyonları yapanların tespitine az kaldı.
“GALATASARAY’IN HOCASI ONLARIN KARDEŞİ KONUMUNDA”
O federasyonda, kendini federasyon başkanından daha etkili gören insanlar var. Galatasaray’ın hocası da onların kardeşi konumunda. Kardeşini korumak için, kardeşinin oradan yok olmaması için Trabzonspor’a bu operasyonu yaptılarsa, az kaldı bunların da ortaya çıkmasına. Herkes bedelini ödeyecek. O maçta bizi katleden Cüneyt Çakır’a verilen iki maçtan sonra, gönderilen hakem de bizden Cüneyt Çakır’ın intikamını almıştır. Yine aynı güçler bu operasyonu yapmıştır.”
İSİM VERMEDEN FARUK ÖZAK’I ELEŞTİRDİ
Hacıosmanoğlu, eski başkanlardan Faruk Özak’ı da isim vermeden eleştirirken, “Bu kulübün abisiyim’ diyen insanlar şimdi bir yandan ‘bu kulübü kayyuma nasıl emanet ederiz’ diye hesap yapıyorlar. Kulübe tarihi bir kara leke sürme adına. Ben bir aydır bunlarla uğraşıyorum. Benim İstanbul’a gelen çok önemli bir sponsor anlaşmam vardı. İstanbul’a gelen şirket kayyum lafından dolayı geri döndü. 15-20 milyon euroluk kaynak sağlayacağım uluslararası bir şirketti. Bunları kim yapıyor? Trabzonspor’un sahibi olduğunu söyleyenler yapıyor. Bu şehirde ‘abi’ diye adını anmak istemediğim bir şahıs var, insanda biraz vicdan olur, insanlık olur” dedi.
“BİZİM İÇİN ‘ŞİKE DAVASI’NI SATTI’ DİYENLER NAMUSSUZDUR”
Hacıosmanoğlu, bu sezon Trabzonspor’a bir zulüm yapıldığını vurgulayarak, şunları söyledi:
“Arkadaşlar benim olup olmamam önemli değil. Ben bu akşam itibari ile kararımı verdim zaten. Şike davasında bizim hukuki mücadelemiz sonuna kadar sürüyor. O konuyla ilgili de hiçbir babayiğit bize bir şey söylemedi, bundan sonra da söyleyemez. Bizi o davayı sattı diye itham edenler de namussuzdur. Ama ben bir şey kaybetmiyorum. Kendi yandaşlarına haber yaptırıyor, ‘Bu kumarı da kaybetti’ diye. Ben kaybetmiyorum ki. Trabzonspor’un şampiyonluğunu kim alırsa onlar sevinecek. İbrahim Hacıosmanoğlu bir şey kaybetmiyor. Sadece manevi duygularını kaybeder başarısız olursa. Biz o konuda çok iyi bir durumdayken bile davayı sattığımızı söylüyorlar. İnsanda biraz Allah korkusu olur. Sormak lazım, ‘Spor bakanlığı yaptınız, milletvekilliği yaptınız, 6 ay önce çıkan yasayı, altı ay sonra failler yakalanmışken, değişmesine neden karşı çıkmadınız? 50 tane Trabzonsporlu milletvekili ile neden bir kampanya başlatmadınız mecliste?
“SABAH 6’DA TARİFELİ UÇAKLA GELECEKTİM, ÖZEL UÇAK TUTTUM”
Şunu bilin ki bu gece Trabzonspor için, bu şehir için ve Türk futbolu için de bir milat olacak. Benim alacağım hapis cezası da, bana federasyonun vereceği sahaya girmeme cezası da beni hiç ilgilendirmiyor. Trabzonspor’un namusunu korumak için canımı bile ortaya koymam gerekiyorsa, 7 aylık çocuğum var, iki tane de oğlum var. Bütün bu tehlikeleri göze alıp bu zulmü yapanlara hep beraber hesap sormalıyız. Trabzonspor sevdalılarına sesleniyorum; bu sistemi değişecek. Trabzonspor’u kullanmayacak insanların buraya gelmesini sağlayın. Trabzon insanına yakışan bir şekilde, hiçbir fiziki ve sözlü müdahalede bulunmadan, ‘Trabzonspor’u katleden hakem orada duracak’ dedim. Sabah 6’da tarifeli uçakla gelecektim. Ama özel uçak tuttum geldim” diye konuştu.
“KENDİSİ İÇİN ÖLMEYE HAZIRIM”
Hacıosmanoğlu, hakemin stattan çıkması için kendisini arayan kişinin ismini vermeyeceğini de vurgulayarak, sözlerini şöyle tamamladı:
“İsmi açıklamama gerek yok, herkes anlar. Ben bu millete hizmet eden, benim çocuklarıma güçlü bir ülke bırakacağına inandığım, dünya konjonktürünün de gitsin diye üzerine oyun oynadığı bir lideri var Türkiye’nin. Bugün onun için ölmeye de hazırım. Bunu kendisine de söyledim. Türkiye’nin dünyaya rezil olmaması adına, yıllardan beri Trabzonspor’a yapılan bu silsilenin bedelinin ödenmesi gereken gündü. Bu futbolu yönetenler de şapkasını önüne koyacak.
“MUSTAFA DENİZLİ’YE TEŞEKKÜR EDİYORUM”
Sevgili Mustafa Denizli de söyledi, Türkiye’de hiçbir zaman bir takımın hakkı bu kadar yenmemiştir. Kendisine de teşekkür ediyorum. Geçen sene savaşıyorduk, ondan önceki sene de savaşıyorduk. Ama bu sene farklı bir çizgi koyduk ortaya. Herkes beni eleştirdi Federasyon genel kurulunda. Orada Trabzonspor’un menfaatlerini değil şahsımı düşünseydim, ‘Hacıosmanoğlu’na helal olsun adam gibi konuştu’ derlerdi. Ben ne ızdırap çektiğimi, Ankara’dan İstanbul’a nasıl döndüğümü yanımdaki arkadaşlarım bilir. Belki de yolda ölecektim. Kendimi düşünerek değil Trabzonspor’u düşünerek yaptım. Ama bunların yanında sıkıntı çekiyorsak, demek ki bu benim şahsi meselem oluyor. Ben bugüne kadar kendi şahsi meselelerimi adamlığa yakışır bir şekilde çözdüm, gene de çözerim, bedeli de neyse öderim.”